23 Eylül 2013 Pazartesi

One Of Us Has A Dream

 
Kulakligimi ve gozluklerimi taktim, Abba'yi actim, cayimi icerken gozluklerimi buharla kapladim ve buharin dagilmasini keyifle izledim. Artik pazartesi sabahina hazirdim:)

16 Eylül 2013 Pazartesi

Yalniz benim icin

Allah baba ne olur guzel olsun hersey ne olur.


8 Eylül 2013 Pazar

Nazik

Gecenlerde Bomonti'de bit pazarina gittim. Aslinda oraya bit pazari demek yanlis olur bildigimiz antika pazari. Orasi ile ilgili anilarimi daha sonra ayrintili olarak anlatacagim. Cunku yaklasik 4 saat gecirdim orada:) Bu postu ayrica yazmak istedim cunku bu post bit pazarindan ziyade Nazik hanim ile ilgili. Yaninda ki tezgahtan alisveris yapip ayrildiktan sonra arkamdan gelip beni bulup, bana eski bir kutu hediye eden, beni kizina benzettigi icin bana huzunlu gozlerle bakan bana kizini anlatan ve bana guzel dileklerini dileyen Nazik hanim. 
Sevdim ben Nazik hanimi. Insan birini tanimadan severmi ki. Evet ben sevdim. Belki huzunlu diye sevdim. Belki adi gibi nazik diye sevdim. Belki de hicbiri sebep degil. Belki de once o beni sevdi. Sonra o sevgi banada gecti.

So Tasty!

Evet ben oyum, evinde yalniz yasayan metropol insani. Pazartesi erkenden kalkip ise giden, Cuma gunu is cikisindan itibaren Pazar'a kadar olan her bir saniyeyi eglenerek gecirmek isteyen. Bir spor salonuna kayitli olan ve, gidip spor salonunda kosu bandinda kosarken tv izleyen. Aksamlari yemegine bir kadeh sarabin eslik ettigi insanim. Yemegini yalniz yiyen ama yalniz hissetmeyen.
Ne var ki durum bu kaba tablo da ki kadar vahim degil, hizli yurumeyi seviyor olabilirim ama hala bir seyleri yavas yasamayi, insanlari izlemeyi, ve sevdigim muzigi boku cikana kadar dinlemeyi, bilasiklari yikarken arkada calan sarkiya eslik etmeyi seviyorum. 
Ozun sozu #DirenMetropolInsani hayat bize sunduklari kadar sıkıcı degil :)
Yada Dean Martin'in sarkida dedigi gibi "When the world seems to shine like you've had too much wine ..." .